21 Ağustos 2009

Hanımeli


Kirpiklerinin arasından sızarken güneş, çevresindeki herşey birer ışık hüzmesi olmuştu. İlk kez gözlerini kıstığı ve aynı anı yaşadığı zamanı düşündü. Aynı gün hanımeli çiçeğinin yeşil bölümünü koparınca bal emebileceğini öğrenmişti. Balın ağzında bıraktığı tadı sevmişti, bir çiçekten bal almak tam ona göreydi. Arı, kocaman karnı balla dolu bir arı. Böyle bir şeydi, demek ki annesinin her gece okuduğu hikayelerdeki mutlu son, kahramanlara bu hissi veriyordu. Sırf bu düşünceler onun kendini bir dahi sanmasına yol açmıştı, herkesle paylaşmalıydı. Karşı komşuları buruşuk Hikmet amcayla, sümüklü Beyzayla, şişko Nevin teyzeyle ve her gece ona sonunda mutlu olan kahramanların hikayelerini anlatan annesiyle. Annesi şu an en yakında olduğu için ona anlatmak için arkasını döndü koşarak yanına gitti. Kulağına eğilip, 'Anne ben arı oldum.' dedi.

Yıllar sonra aynı gün, annesinin mezarına az önce emdiği hanımeli çiçeklerinden koydu... 'Anne bak çiçeklerden bal topladım.' dedi.

1 cik cik:

Mem dedi ki...

oyy. bal şeker olmuş.